Tedarik zinciri yönetimi, bir mal ya da hizmetin tüm üretim aşamalarının ham bileşenlerinden başlayarak ürünün en son halinin tüketiciye teslim edilmesine kadar geçen süre içerisinde yönetilmesidir. Bir şirket, ürünü hammadde tedarikçilerinden tüketicilere ve kuruluşlara taşıyan bir tedarikçi ağı oluşturur. Üretimden teslime kadar sürece dahil olan her şey ve herkes zincirin birer halkasıdır.
Tedarik zinciri, iş süreçlerinde merkezi bir konum elde etmesi ile birlikte tedarik zinciri yönetiminde etik ticaret anlayışı da önem kazanmaya başlamıştır. Tüketiciler artık daha bilgili ve talepleri konusunda daha net olmalarının yanı sıra şirketlerin iş süreçlerinde ne kadar şeffaf olduğuna önem verir. Bu nedenle şirketlerin etik tedarik zinciri ortamı yaratmak için güvenilir tedarikçiler ve güvenli iş ortakları seçmeleri akılcı bir yaklaşımdır.
Araştırmalar [1], Y kuşağı arasında 10 kişiden 9'unun etik ticaret anlayışını benimsemiş ve iyi itibarı olan markaların ürünlerini tercih ettiğini göstermiştir. 2016'da yazılan Nielsen Global Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporu'na göre, tüketicilerin %66'sı sosyal ve çevresel etkisi olumlu, etik ve sürdürülebilir ürünler için daha fazla ücret ödeme yapmaya gönüllü olmaktadır.
Etik bir tedarik zinciri, en yüksek düzeyde etik ve sürdürülebilir uygulamalar sunacak şekilde çalışır. Ekonomik, çevresel ve sosyal sorumluluk gibi temel unsurları kapsar ve özellikle şunlara odaklanır [2]:
Modern tedarik zincirleri, maddelerde belirtildiği gibi küresel ve karmaşık yapılarda olduğundan etik olmayan süreçlere yol açabilir ve bunlar uzun vadede kurumların itibarına zarar verebilir. Örneğin, 1996 yılında bir spor giyim üreticisinin çocuk işçi çalıştırdığı ortaya çıkınca bu durum şirketin milyonlarca dolar para cezası ödemek zorunda kalmasına ve daha da önemlisi kurumsal değerinin %15'inin silinmesine neden olmuştur. Bu nedenle tedarik zinciri yönetimi ve etik ticaret ortamı sağlamak, şirketin çalışanlarından tedarikçilerine, müşterilerinden ticaret ortaklarına kadar herkesin görevidir. Her birinin etik ticaret ve etik dış ticaret süreçlerinde hayati bir rolü bulunur. Dünya çapındaki tedarik zinciri kuruluşlarının iş etiği kapsamında uygulamalarına dahil ettikleri şeffaflık, görünürlük ve etik politikalar itibar kazanmaları açısından kilit rol oynar.
Bir şirketin tedarik zinciri yönetimi ne kadar iyi ve etkili olursa, ticari itibarı ve sürdürülebilirliği o kadar iyi korunur. Etkin tedarik zinciri yönetimi için göz önünde bulundurmanız gereken noktalar ve aşamalar şunlardır [3]: